23 Nisan 2007 Pazartesi

Sevimli Tehlikeler… | Deniz Analari Ve Hidroidler |

> Dogada cok cesitli canlilarin yasadigi, her canlinin kendine ozgu bir yapisi, sekli oldugu, bilinen bir gercek. Cesitlilik, biyolojik sistemlerin en onemli ozelliklerinden biri. Bugun dunyada 380 bin bitki turu, 1,5 milyon civarinda hayvan turu, bilimsel olarak tanimlanip isimlendirilmis durumda. Bircogu da h�l� kesfedilmeyi beklemekte.



Insanoglu dogadaki canlilardan cesitli sekillerde yararlaniyor. Ancak, insana zararli ve zehirli olan turler de yok degil. Bu nedenle insanin, bulundugu cevredeki zararli ve zehirli canlilari da tanimasinda yarar var. Bitkilerde zehirli olan turlere baktigimizda duguncicegi, yilanyastigi, golevez (fil kulagi) gibi bircok zehirli bitki goruyoruz. Bu bitkilerden bazilarinin yapraklari, bazilarinin kokleri zehirli. Bazilarinin (golevez) zehir etkisi, pisirildiginde kayboluyor. Bazilarininsa hicbir sekilde yenmemesi gerekiyor. Zehirli hayvanlar denince de akla ilk gelenler yilan, akrep ve bocekler. Bunlarin yol actigi zehirlenmeler, hayvanin kendisini korumak icin saldirmasiyla gerceklesir.

Zehiri kisaca, organizmaya girince kimyasal etkide bulunarak fizyolojik gorevleri bozan (genelde kan hucrelerinden eritrositleri patlatarak oksijen tasinmasini engeller ve doku oksijensiz kalir) ve miktara bagli olarak canliyi oldurebilen madde olarak tanimlayabiliriz.

Bugun ulkemizde yasayan ve denizle iliskisi olan herkesin potansiyel olarak zehirli bir deniz canlisi tarafindan sokulma olasiligi var. Bilincsizlik, merak, dikkatsizlik bu olasiligi arttiran etkenler. Ama tedbirli davranarak bu istenmeyen durumlari kolayca onlemek mumkun.

Canlilarin, gecirdikleri milyonlarca yillik evrim sirasinda karsilastiklari sorunlara bulduklari cozumler ve kazandiklari deneyimler, gen olarak kodlanip depolanir. Cozumlerden biri de zehir uretimi.

Deniz canlilari bilindigi gibi birbirleriyle bir yaris ve mucadele icindeler. Her tur, bu mucadelede diger turlere karsi ustunluk ve avantaj saglamak amaciyla cesitli uyum surecleri ve evrimsel degisiklikler gecirmis durumda. Canlilar arasindaki iliskilerin en onemlilerinden biri de av-avci iliskisi. Avci tur, besinini olusturacak avi yakalama ve yeme yonunde uyum gelistirirken, av olan tur de avci ture karsi kendini koruyabilmek icin birtakim mekanizmalar gelistirir.
Iste zehir uretimi, korunma amaciyla gelistirilen bu mekanizmalardan biri.

Denizanalari ve Hidroidler

Ulkemiz denizlerinde zehirli omurgasiz hayvanlar grubuna giren canli turlerinin sayisi oldukca az. Bazilarinin zehir etkisi hafifken, az bulunan birkac tur ciddi zehirlenmelere yol acabilir; fakat oldurucu zehir etkisine sahip canlilar ulkemiz kiyilarinda yasamaz. Ulkemizde en sik gorulen zehirli omurgasiz hayvan, denizanasi (Aurella aurita). Bunun yaninda dalis yapanlarin en sik rastladigi tur de deniz ciyani (Hermodice carungulata).

Denizanalarinin, hidroidlerin ve mercanlarin icinde bulundugu subeye Cnidaria (Knidliler) denir. Subenin bu adi almasinin nedeni, vucut uzerinde cesitli yerlerde bulunan ve "knidoblast" denen zehir hucreleri. Kapsul bicimindeki bu hucrelerin icinde "nematosist" denen ve kivrilmis tup seklinde yakici bir yapi bulunur. Herhangi bir uyariyla (ornegin bir canlinin temasi) hucre patlar ve zehir temas eden canliya gecer. Bir denizanasinda bu zehirli hucrelerden binlercesi bulunur. Zehirlenmenin etkisiyse dokuya temas eden nematosistlerin miktarina baglidir. Arastirmalara gore temas sonucunda nematosistlerin %25'i patlar.

Bazi hidroid turleri zemine yapisik yasarlar ve bitkiye cok benzerler. Bircok dalgic tarafindan bitki zannedilen ve zehirli oldugu pek bilinmeyen bu hayvanlara temas sonucunda zehir, temas eden kisinin vucuduna aktarilir. Zehirin etkisi turlere gore degismekle birlikte genelde insanlar icin buyuk tehlike yaratmaz. Ilk temastan hemen sonra igne batiyormus gibi bir aci hissedilir, ardindan kasinmalar baslar. Zamanla agrinin etkisi gecer.

Denizanalari turleriyse denizlerde zemine bagli olmadan suda hareket halinde yasarlar. Hareketleri daha cok akintilara, gel-git hareketlerine baglidir. Vucut yapilari semsiye seklindedir. Semsiyelerinin ucunda cok sayida nematosistin bulundugu uzantilar vardir. Ana besinlerini planktonlar olusturur. Bunun yaninda buyuk turler, kucuk baliklari avlayarak beslenirler. Genel olarak saydam olan bu hayvanlar bazen kirli-beyaz, mavi-beyaz olarak da gorulurler.
Turkiye denizlerinde en sik rastlanan denizanasi turu olan Aurella aurita, denizle iliskisi olan herkesin bildigi bir tur. Ortalama 25-30 cm olan vucut caplari en fazla 50 cm'yi bulur. Ureme donemlerinde ureme organlarinin rengi, mor-menekse rengini alir. Tum denizlerimizde bulunurlar. Bu turun yol actigi zehirlenmeler, genelde hafif kasintilar ve kizariklarla atlatilir.

Kiyilarimizda rastlanan diger bir denizanasi turu Rhisostoma pulmo'nun vucut yapisi da can seklindedir. Bu turde uzantilar bulunmaz. Nematosistler agiz kollari uzerinde ve semsiyenin cevresinde bulunurlar. Denizlerimizde yasayan en buyuk denizanalarindan biridir. Vucut capi 70 cm'yi bulabilir. Planktonlarla beslenirler.

Rhopilema nomadica ise kiyilarimiz icin yeni bir denizanasi turu. Dis gorunusu Rhisostoma pulmo'ya cok benzeyen bu tur Mersin - Tasucu'nun dogusunda, ozellikle yaz aylarinda daha fazla gorulur ve yuzuculer, balikcilar ve dalgiclar icin potansiyel tehlike olusturur.

Denizanasi ve Hidroidlerin Yol Actigi Zehirlenmeler
Belirtiler: Turlere, mevsime, nematosistlerin nufuz ettikleri bolgeye, deriye nufuz eden nematosist miktarina, zehirleyen turun buyuklugune, bireyin bagisiklik sistemine ve yasina (cok yaslilar ve cok gencler daha hassastir) gore degisiklik gosterir. Genel olarak hidroid kaynakli zehirlenmeler lokal deri tahrikleriyle kendilerini gosterir. Ilk anda ortaya cikan kasinti hissi birkac saat icinde sona erer. Knidlilerin uzantilarina temas eden bolge kizarir; su toplanmasi veya hafif bir kanama da gorulebilir.

Ciddi zehirlenmeler kas kramplari, karinda sertlik, dokunma hissinde ve sicakligin algilanmasinda azalma, mide bulantisi, kusma, ciddi sirt agrisi, konusma zorlugu, istemsiz kas kasilmalari ve nefes alma zorluguna neden olabilir. Olum olaylarina ender olarak rastlanir, fakat Akdeniz'de yasayan turler cok kuvvetli toksinler icermediklerinden boyle bir tehlikenin olmadigi varsayilir.

Tedavi Yontemleri: Tedavi yontemleri uygulanirken acinin hafifletilmesi ve zehir etkisinin azaltilmasi yonunde hedefler gozetilmelidir. Dunyanin pek cok bolgesinde Knidlilerin neden olduktan zehirlenme olaylarindaki en yaygin tedavi, lokal olarak amonyak ve sirke uygulanmasindan ibarettir. Ama genel olarak yapilmasi gereken islemler soyle:
1. Deri hemen deniz suyuyla hafifce yikanmalidir. Kesinlikle tatli su veya buz kullanilmamali ve deri asla ovusturulmamalidir. (Tatli su kullanimi derideki patlamamis zehir hucrelerinin patlamasina neden olabilir).
2. Aci veya kasinti sona erene kadar sirke, % 40-70'lik alkol veya amonyak uygulanmalidir. Tavsiye edilen bu cozeltilerin bulunamamasi durumunda idrar da kullanilabilir.
3. Eger deride gozle gorulebilen uzantilar, iplikcikler vs. varsa ciplak elle dokunmadan bir cimbiz yardimiyla deriden uzaklastirilmalidir. Bu uzantilarin alinmasi sirasinda mumkunse bir eldiven giyilmelidir. Uzantilar alinirken tahris olan bolgeye kuru kum serpilerek bolgenin daha sonra bir havlu yardimiyla cok bastirmadan silinmesi de yararli olabilir.
4. Tahris olan bolgeye tekrar sirke uygulanmalidir (15 dakika boyunca). Agizdan alinacak antihistaminik bir ilac ve tahris olan bolgeye uygulanacak topikal bir krem yararli olabilir.
5. Eger uzantilar gozle temas ettiyse, gozler en azindan 1-2 litre tatli suyla yikanmalidir.

Denizanasi (Rhisostoma Pulmo)

Korunma Yollari: Knidliler arasinda bir dalgic veya bir yuzucu icin en fazla tehlike olusturan canlilar kuskusuz denizanalari. Ozellikle firtinali havalardan sonra veya sicak yaz aylarinda populasyonlari artan denizanalarina ait bazi turlerin, bazen metrelerce uzunluktaki uzantilara sahip olabildikleri goz onune alinirsa, hayvana yakin bir yerde olmanin zehirlenmek icin yeterli oldugu gorulur. Aslinda dalislar sirasinda giyilen dalis kiyafetleri bu tur bir tehlikenin onune kolaylikla gecebilir, ancak yuzuculerin boyle bir sanslari olmadigindan denizanalarinin bulundugu bir ortamda denize girmekten cekinilmelidir.

Ureme donemlerini geride birakip kumsallara vuran denizanasi oluleriyse baska bir tehlike; cunku zehir hucrelerinin buyuk bir kismi halen etkin durumdadir ve herhangi bir temas sonucunda zehirlenmek mumkun olabilir. Denizanalarinin buyuk miktarlarda bulunduktan ortamlarda vucutlarindan kopan uzantilar ve iplikcikler de potansiyel bir tehlike olusturabilir; dalis kiyafeti giyilmesine ragmen acikta kalan el ve yuzun bu kopan parcalara temasi hafif ve orta siddetli adlara neden olabilir.

Hidroidler iskele ayaklarinda, teknelerin altinda, midye kabuklarinin uzerinde ve buna benzer ortamlarda yasayabildiklerinden ve nispeten kucuk boylu canlilar olduklarindan dikkatsizlik sonucunda zehirlenmeler meydana gelebilir.


Kaynak: Bilim ve Teknik Dergisi

0 yorum: