> “Kuresel isinma”, milyonlarca yildir yasamlarini surduren kaplumbaga ve timsahlarin neslini tehdit ediyor. Uludag Universitesi (UU) Veteriner Fakultesi Ogretim Uyesi Prof. Dr. Nilufer Aytug, “Sicaklik artisi gelecek kusaklardaki cinsiyet oranini bozarak belki de kaplumbagalarda sadece disilerden, timsahlarda ise erkeklerden olusan ve soylarini devam ettiremeyecek olan gruplarin ortaya cikmasina neden olacak” dedi. UU Veteriner Fakultesi Ogretim Uyesi Prof. Dr. Nilufer Aytug, kaplumbagalarin gecmislerinin 200 milyon yil oncesine dayandigini soyledi. Dinozorlarin yok oldugu donemde bile belki korunakli anatomileri belki de dayanikli yapilari nedeniyle hayatta kalmayi basaran kaplumbagalarin, guclu yapilarina ragmen insan egemen dunyaya ayak uydurmakta zorlandiklarini ifade eden Prof. Dr. Aytug, “Uzun yillar habitatlarinin tahrip edebilmesi, cevresel kirlilik, hastalik gibi tehditlere ragmen yasamaya ve soylarini surdurmeye calisan kaplumbagalar, simdi de kuresel isinma tehdidi altinda” dedi. Prof. Dr. Aytug, canlilarin cogunda yavrularin cinsiyetinin kromozomlar tarafindan belirlendigini, kaplumbagalar gibi bazi canlilarda ise yavrunun erkek mi yoksa disi mi olacagini cevre kosullarinin tespit ettigine dikkat cekerek, sunlari kaydetti: “Cevresel etkenler icerisinde yavrularin cinsiyet orani, kulucka suresi, yuva yapma sureci, buyume, aktivite ve kis uykusu gibi fizyolojik ozellikleri en cok etkileyen faktor, ortam isisidir. Yavrularin cinsiyetinin kulucka suresindeki ortam isisiyla belirlendigi turlerde (kaplumbagalarda) genellikle dusuk isilarda (20-27 derece) erkek, 30 derecenin uzerindeki isilarda ise disi yavrular olusur, 28-31 derece arasinda ise hem erkek hem de disi olabilirler. Kertenkeleler ve timsahlardaysa yuksek isilarda yumurtadan cikan yavrular erkek, dusuk isilarda yumurtadan cikanlar ise disidir. Bu nedenle surungenler, ozellikle kaplumbaga ve timsahlar, kuresel isinmadan belki de en siddetle etkilenecek turler arasindadirlar. Sicaklik artisi gelecek kusaklardaki cinsiyet oranini bozarak belki de kaplumbagalarda sadece disilerden, timsahlarda ise erkeklerden olusan ve soylarini kesinlikle devam ettiremeyecek olan gruplarin ortaya cikmasina neden olacaktir.” Prof. Dr. Nilufer Aytug, ABD’de yapilan bir arastirmada, ortam isisinda meydana gelecek 1 derecelik artisin, yumurtadan cikan kaplumbagalarin hemen hemen hepsinin disi oldugunu ortaya koydugunu belirterek, timsah ve kaplumbaga gibi “Soguk kanli” hayvanlarin sindirimleri, buyume oranlari, aktiviteleri ve ureme oranlarinin da isi artisindan olumsuz etkilendigini vurguladi. Gol, nehir ve denizlerdeki su seviyesi degisimleri, bu hayvanlarin yuva alanlarini tahrip ettigini ifade eden Prof. Dr. Aytug, “Dinozorlardan bugune kadar yasamlarini surduren bu canlilar, kuresel isinma nedeniyle ne yazik ki belki de yok olacaklar” dedi. |
28 Nisan 2007 Cumartesi
Kaplumbaga ve Timsahlar Tehlikede
Antartika Bile 15 Dereceyi Gordu!
> Dünyada en sıcak gün 1922'de Libya'da yaşandı. Derceler daha daha önce de 1913'te Californi'a 57 olarak gösterdi. İşte dünyada ölçülen en yüksek sıcaklık değerleri... Ölçümlere göre 1860-1900 yılları arasında, denizde ve karadaki küresel sıcaklık her ikisinde de 0,75°C yükseldi. 1979'dan beri kara sıcaklığı deniz sıcaklığının iki katı hızla yükseldi. Uydudan yapılan sıcaklık ölçümlerine göre alt troposferdeki sıcaklık 1979'dan beri 0.12 ile 0.22°C arasında yükselmiştir. NASA'nın hesaplamalarına göre, güvenilir ölçümlerin yapılabildiği 1800'lerden beri 2005 yılı, 1998'i geçerek, en sıcak yıl olmuştur. Dünya Meteoroloji Organizasyonu ve BK İklim Araştırma Biriminin hesaplamalarına göre ise 2005, 1998 yılının ardından hala ikinci sıradadır. Dünyada bazı noktalarda en yüksek sıcaklık değerleri ise şöyle ölçüldü: Kaynak : Haber7.com |
Dunyaya Bir Haller Oluyor
>Kuzey Amerika'da hava sicakliginin mevsim normallerinin uzerinde seyretmesi nedeniyle ABD'de agaclar cicek acarken, Kanada'daki bazi kayak merkezleri tarihinde ilk kez kapandi. Kuresel isinma mevsimleri cildirtti. Kuzey Amerika'da hava sicakligi normalin ustunde seyrediyor. Oyle ki New York ve baskent Washington civarinda visne agaclari cicek acarken, hava sicakliginin bugun 20 derecenin uzerine cikarak rekor kirmasi bekleniyor. Hava sicakliginin 28 gunden bu yana mevsim normallerinin uzerinde gittigi New York'ta, kis sporlari merkezi Catskills ve cevresindeki kayak merkezleri, yeterli kar ve musteri olmamasindan oturu kapanmak zorunda kaldi. |
27 Nisan 2007 Cuma
Soyu Tükenen Kaplumbağa Bulundu...
> Doga arastirmacilari, Vietnam’da 65 yil aradan sonra soyu tukenmekte olan bir kaplumbagayi dogal ortaminda ortaya cikardi. |
Küresel Isınma Küresel Kıtlık Getirecek !
> Uzmanlar, iklim degisikliklerinin yukselttigi sicakliklara uyum saglayan yeni tohumlar tasarlanmazsa, uretimin dusecegi ve kitlesel acliklarin bas gosterecegini savunuyor. |
Dunya'nin Ilk Zamanlarinda Okyanuslar 80 ºC'mis!
> |
Hava Kirliliginin %50'si Araclardan Kaynaklaniyor
> |
Ölüm denizleri ele geçiriyor!
>Bilim insanlari, dunya denizlerinde kirliligin en ust duzeye ciktigi, insan, balik ve diger canli turlerinin ciddi tehlike altinda oldugu 200 ‘olu bolge’ belirledi. |
‘Memelilerin 2.5 Milyon Yılı Kaldı’
> Hollandali arastirmacilar, Dunya’nin kendi ekseninde belli araliklarla ani kaymasinin yeryuzundeki memelilerin 2.5 milyon yil sonra sonunu getirecegini ongoruyor. |
Paleozoik Dönemin Dev Böcekleri...
> Havadaki oksijen fazlasi boceklerin buyumesine neden oluyor. Arastirmacilara gore, oksijenin bugune kiyasla yuzde 75 daha fazla oldugu 300 milyon yil once, yeyuzunde ‘dev bocek’ler geziniyordu. |
Hava Raporu Tahmini Küreselleşiyor ve Kesinleşiyor
> |
Enerji Bosa Gidiyor!!!
>Greenpeace, Turkiye`deki gunes enerjisi potansiyelinin degerlendirilmesiyle elde edilecek enerjinin dort nukleer santrale esit oldugunu acikladi. Greenpeace Akdeniz Enerji Kampanyasi Sorumlusu Hilal Atici, "Catilara yerlestirilecek gunes pilli (fotovoltaik) sistemle Turkiye`de potansiyelin degerlendirilmesiyle elde edilecek enerji, dort nukleer santrale esit. Ayrica, cevreye de zarar vermiyor. Cernobillerin yasanmamasi icin risk almayip cok daha avantajli bu enerji turune yatirim yapmamiz gerekir" dedi. |
En Uzun Hangi Canli Yasiyor?
> |
Beyin Kapasitemiz
>Beyin Kapasitemiz |
Maymunlar ve Para
>bilim teknikte maymunlarla ilgili birsey okumustum ve merak edip arastirdim.. cok ilginc bir arastirma.. para kullanmayi ogrenen maymunlardan birisi kotu yola sapmis.. buyrun yazi.. |
Doga [02.09.2006]
> |
Kuresel isinmada Califorina Farki
>Califorina Valisi Schwarzenegger, partisinden ve Baskan Bush’tan gelen muhalefete karsin, eyalette sera gazlarinin saliniminin 2020 yilina kadar 1990’lardaki seviyeye cekmeyi hedefleyen tasariyi onayladi. |
Kuresel Isinma Yuzunden Sahilleri Denizanalari Basti
> |
Agaclarin Yaydigi Metan Sanildigindan Cok Daha Az
> |
Antarktika Tufani Yineleyebilir
> |
Yeni tehlike elektronik cop
> |
Ozon tabakasinda incelme duzeliyor
>Ozon tabakasinda incelme duzeliyor |
Yunus Balığındaki Tasarım
>Yunus Baligindaki Tasarim |
İklim Değişikliğinin İspatı...
>Avrupa'daki 17 ulkeden bilim adamlari, baharin 30 yil onceye kiyasla artik 6 ila 8 gun daha erken geldigini saptadilar. Isi yukselmesinin en cok goruldugu Ispanya'da, bu mevsimin 2 hafta kadar erken basladigi ortaya cikti. |
26 Nisan 2007 Perşembe
İklim Değişikliğinin İspatı...
>Avrupa'daki 17 ulkeden bilim adamlari, baharin 30 yil onceye kiyasla artik 6 ila 8 gun daha erken geldigini saptadilar. Isi yukselmesinin en cok goruldugu Ispanya'da, bu mevsimin 2 hafta kadar erken basladigi ortaya cikti. |
Pil...
>PIL/AKU KULLANIMI ve ATIK PILLER ILE AKULERIN ZARARLARI |
Doga [26.08.2006]
> |
Sise Suyu Alirken...
>ANKARA - Dunyada tuketimi giderek artan ve 1999’a oranla 2004’te ikiye katlanarak 154 milyar litreye ulasan sise suyu, cevre icin pahali bir bedel haline gelmeye basladi. |
Topraktaki Civa Yanginla Aciga Cikiyor
> Alaska ve Kanada’daki orman yanginlarinin, bu bolgelerde toprakta sakli duran insan sagligina zararli civanin atmosfere karismasina neden oldugu belirtiliyor. Turkiye’nin Guney sahillerinde 7 yerde cikan orman yanginlarinda hektar agac kul oldu; komsu Yunanistan ve diger Akdeniz ulkesi Ispanya’daki yanginlarda da binlerce hektar ormanlik alan yok olmustu. Orman yanginlarinin ekosisteme zararlari ancak aylar sonra anlasilabiliyor. Alaska ve Kanada’nin batisinda 2004 ve 2005’te meydana gelen tarihin en buyuk orman yanginlarini mercek altina alan ABD’li ve Kanadali bilim insanlari, son yillarda artan yanginlarin daha cok civanin atmosfere karismasina neden olacagini belirtiyor. Atmosferde artan civa orani insan beynine zarar verebiliyor ve dogumda cesitli biyolojik bozukluklara neden oluyor. Civa, ozellikle komur veya yakilmasiyla aciga cikiyor ve atmosferi kirleten ve insan sagligina direkt zehirleyici etkisi olan bir element. Tibbi ve diger bircok urunde 1990’li yillara kadar kullanilan civanin yerine artik insan sagligina zarari olmayan alternatif maddeler konuyor. SAKLI CIVA ACIGA CIKTI Sanayi Devrimi’nin baslangici sayilan 1750’den bu yana insanoglunun urettigi civa miktarinda belirgin bir artis var. Bu civa, atmosferik akimlarla kuzeye yoneliyor ve daha cok Alaska ve Kanada’daki sulak bataklik bolgelerdeki toprak tarafindan emiliyor. Uzmanlar, endustriyel faaliyetlerle aciga cikan civanin nufus yogunlugu dusuk kutba yakin bolgelere cokelmesinin bir anlamda bu zehirli maddeyi insanlardan uzak tuttugunu belirtiyor. Ancak, yeni bir arastirma kuzey ormanlarindaki yanginlarin, topraktaki bu civayi yeniden atmosfere karistirdigini ortaya koyuyor. Arastirmayi yapan Michigan State University profesoru Merritt Turetsky, kuzey bolgelerde artan orman yanginlarinin civa oraninda ne kadar artisa neden oldugunu olcumledi. Bunun icin Kanada hukumetiyle ortaklasa calisan Turetsky, son 5 yillik surede meydana gelen yanginlari, yangin siddetini, yanan agac ve duman hacmini modelleyerek, atmosfere cikan civa miktarini hesapladi. ALASKA VE KUZEY KANADA’DAKI YANGINLARA DIKKAT Turetsky, buyuk alanlara yayilan orman yanginlarinin sanilandan cok daha fazla civa aciga cikardigini ortaya cikardi. Turetsky, Alaska ve Kuzey Kanada’daki yanginlarin bu bolgelerde toprakta sakli duran civayi aciga cikardigini vurguluyor. Turetsky’ye gore, bu civanin atmosfere karismasi onemli oranda kirlilige neden olacak. Aciga cikan civanin tahminlerin 15 kati oldugu belirtiliyor. Turetsky, orman yanginlarindan sonra ortaya cikan civanin once tatli sulara ve dolayisiyla da besin zincirine karistigini belirtiyor. Ozellikle tatli ve tuzlu sulara karisan civanin baliklar tarafindan emildigini hatirlatan Turetsky, civanin geri yerlesmesinin zaman alacagini da vurguluyor. Turetsky’nin arastirmasi, Kuzey Amerika’nin karbon deposu olan kuzel bataklik bolgelerinin orman yanginlari nedeniyle bu karbonu atmosfere biraktiginin altini ciziyor. Turetsky, ayrica kuresel isinma nedeniyle ormanlarin ve sulak bolgelerin eskiye gore daha kuru olmaya basladigini ve bu surecin ormanlari yanginlara daha zayif hale getirdigi yonunde uyariyor. Kaynak: Arastirma Geophysical Research Letters dergisinde yayimlanmistir. |
Amazon'da Bozulmamis Iskelet... |25.08.06|
> Brezilya'nin kuzeyindeki Amazon bolgesinde 800-1200 yillari arasinda gomulen bir yerlinin ilk kez bozulmamis halde bulunan iskeleti gun isigina cikarildi. 11 yil once 50 kadar arkeolog tarafindan baslatilan 'Orta Amazon Projesi' calismalarina katilan arkeolog Anne Rapp Py Daniel, Hatahara bolgesinde bulunan iskeletin mukemmel bicimde bulundugunu belirtti. Anne Rapp Py Daniel, 1.50-1.60 metre boyundaki yerlinin cinsiyetinin saptanamadigini, ancak bir gence ait oldugunun anlasildigini soyledi. Ekipteki bir baska arkeolog olan Helena Lima, bir metre derinliginde gomulu olan iskeletin bugune kadar mukemmel bicimde kalmasini sari kile gomulmus olmasina bagladi. Lima, bugune kadar sadece daginik halde kemikler bulundugunu soyledi. Iskeleti bulunan yerlinin, bilim adamlari tarafindan 'Paredao' olarak anilan donemde (8-12'nci yuzyillar arasinda) ve Portekizlilerin Brezilya'ya gelisinden cok onceki bir donemde yasadigi belirtiliyor. Not: "Lima" ve "Paredao" kelimeleri ile arama yapilmistir... |
Turkiye Cevizleri Tehdit Altinda, Bahcesaray Cevizleri de...
> Ama bir ceviz agacinin govdesinin faydalanilabilecek bir tomruk haline gelebilmesi yaklasik 100 yili bulur. Bu koskoca bir asir demektir. Uygun bir arazide yeseren ceviz agaci 400 yila kadar yasayabilir. Tarim ve Koyisleri Bakanligi verilerine gore 120 000 ton olan ic ceviz uretimimiz Turkiye Ceviz Calisma Grubu Baskani Prof. Dr. Yasar Akca’nin tespitlerine gore aslinda 60-70 000 ton civarindadir. Ayni kaynaga gore, tahminen 15 000 ton ic ceviz ithal edilmekte, 500 ton kadar ceviz de ihrac edilmektedir. Bu sayilar ve ulkenin olanaklari goz onune alindiginda, cevizin yetisme ortamlarindan olan Anadolu topraklarinda ne kadar yetersiz uretildigi acikca ortaya cikmaktadir. (www.ceviz.gen.tr) Turkiye ceviz agaclarini kaybediyor Ne yazik ki 1960 li yillarin ortalarindan itibaren 1980 li yillarin ortalarina kadar Turkiye, buyuk bir yanlis karar neticesinde, ceviz tomrugu ihrac etmeye baslayip surdurdu. Dolayisiyla ulkede dikili ceviz varliginin buyuk bir bolumu yok edildi, ustelik kesilen agaclarin yerine yenilerinin dikilmesi yakin zamana dek akla bile gelmedi. Ne zaman ki ceviz varligi yokluk haline donustu o zaman cevize yonelik gerek resmi kurumlarin gerekse ozel kisilerin ilgisi de artti. Ancak bir fidanin kesilen agacin boyutlarina gelebilmesinin en az 100 yili buldugu dusunulurse kaybedilen biyolojik kutlenin degeri daha da iyi anlasilabilir. Tabii bu kutleye bagli olarak agac verimliligi de kaybedilmis bir deger olarak karsimiza cikar. Dolayisiyla bugun bir ceviz memleketi olan ulkemiz, yurtdisindan ceviz satinalir hale gelmistir. 10.05.1989 yilinda alinan bir kararla ceviz agacinin hassas durumu nedeniyle kesimi ozel bir statuye baglanmistir. Buna gore ozel mulkiyetteki cevizler ancak Orman Genel Mudurlugu birimlerinin olusturacagi heyetlerin, yasadaki kesime izin veren maddelere gore hazirlayacagi rapor esas alinarak kesilebilir. Fakat gerek mobilyacilarin, gerek silah yapimcilarinin baskilari bu yasanin yozlastirilarak kullanilmasina neden olmustur. Boylece duzmece raporlarla ulkedeki ceviz katliami durmaksizin gunumuze dek gelmistir. Ornegin ozellikle Bitlis ve Siirt illerinde ceviz varligi neredeyse yok seviyesine inmistir. Ceviz agaclari ve Bahcesaray Van’in Bahcesaray Ilcesi, dere boylarinda ceviz agaclarinin toplu halde gorundugu nadir ozellikte bir yerdir. Bu acidan ilce h�l� onemini yitirmemistir. 1998 yilinda bolgede 120 000 kadar ceviz agaci oldugu tahmin edilmekte idi. Cevizin onemine binaen donemin kaymakami ceviz agaclarinin korunarak cogaltilmasini hedefleyerek CEKUL VAKFI ile bir proje baslatmisti (Bak kutu 1). Dik yamacli, cevresi yuksek daglarla sarili Bahceraray, ayni zamanda buyuk hasarlara yol acan heyel�nlara ve sellere karsi sahip oldugu ceviz koruluklari ile korunur. Yore halki icin ise cevizin meyvesi surekli bir gelir kaynagidir. Kiyim sirasi Bahcesaray’da Turkiye’de ceviz agaclarinin yok edilmesine neden olan surec duyumlarimiza gore su sirada Bahcesaray icin baslamistir. Yillardir yapilan calismalar tam da kesimleri nispeten durdurmusken, ozellikle yol sorununun kismen giderilmesinin de etkisiyle, tuccarin gozunu bu ilceye cevirmesine neden olmustur. Bahcesaray’da Haziran ayinda, kesilmis tonlarca agac tomrugu buyuksehirlerin yolunu tutmustur. Agaclarin kesimlerinin gerekceleri suphelidir. Nedense birdenbire Bahcesaray’in cevizleri ayni yil, ayni tarihlerde kesime uygun hale gelmistir. Bu durum suphe uyandirmaktadir. Yore insaninin maddi ihtiyaclari yillardir surmektedir. Bu ihtiyaclar ellerindeki degeri, az bir bedel karsiligi kaybederek degil, tam tersine, CEKUL VAKFI ile Kaymakamlik girisimi sayesinde gelisen uretim kalitesinin arttirilmasi, meyvenin islenerek katma degerin saglanmasi ve fidanlik olusturarak Bahcesaray’in bir asili ceviz fidani uretim merkezi haline getirilmesi ile mumkundur. Bunu gozardi eden kimi cikar gruplari ne yazik ki yoreyi, ulkenin ceviz varligini tumuyle yitirmis diger bolgelerine benzetme ugrasi icindedir. Bolge insaninin gelecegi icin koruyarak kullanma ve uretme ilkelerinin hayata gecirilmesi ve yogunlasan supheli kesimlerin acilen mercek altina alinmasi, gerekli denetimin baslatilmasi Bahcesaray’daki kirsal kalkinmanin onemli bir sartidir (EK 2). Yukaridaki bilgiler isiginda Doga Gozculeri Dernegi, Bahcesaray ceviz agaclarinin onemsenmesi, surmekte olan supheli kesimlere karsi korunmasi ve arttirilmasi yonunde tum ilgilileri sorumlu bir durusa davet eder. Sahika ERTAN Asaf ERTAN DOGA GOZCULERI Yonetim Kurulu Adina Kurucu Uye Bahcesaray Cevizlerini Yasatalim ve Cogaltalim "Bahcesaray Cevizlerini Yasatalim ve Cogaltalim Projesi" (www.cekulvakfi.org.tr) kapsaminda Bahcesaray’a 6000 asili, 12.000 asisiz olmak uzere toplam 18.000 ceviz fidani dikilmistir. Bunlarin cogunlugu ozel mulkiyetteki arazilere dagitilirken bir kismi da ornek ceviz koruluklari olusturmak amaciyla hazine arazilerine dikilmistir. Proje kapsaminda yapilmasi gereken tohumdan fidan uretimi gerceklestirilmistir. Bu fidanlarin bir kismi asilanmistir. Ayni amacla kaymakamlik arazisinde de calisma yapilmistir. Egitim amaciyla, Belediye Baskani’nin ve Kaymakam’in belirledigi kisiler cesitli zamanlarda Bolu, Duzce, Istanbul ve Van fidanliklarinda asi egitimi almislardir. Ceviz uzmani Sel�mi Bayrak ceviz yetistiriciligi hakkinda genel bilgiler vermek ve asilama, budama, bakim tekniklerini ogretmek amaciyla egitim etkinlikleri kapsaminda ilceyi ziyaret etmistir. Kadinlarin da etkinliklerde yer alabilmesini saglamak amaciyla Baskent Universitesi ogretim uyelerinden Dr.Efsun Karbudak yonetiminde saglikli beslenme egitimi uzerine bir sohbet ve 10 yerli hanim ile, bir ilkokulda, izleyicilerin onunde cevizli besin maddeleri uretimi uygulamasi gerceklestirilmistir. 1998 - 2000 G 2001 yillari sonbahar aylarinda CEKUL VAKFI’nin tesvik ve duzenleme katkisiyla yerel yonetimin de destegi ile ceviz meyvasi yetistiriciligini tekrar canlandirmak amaciyla uc ceviz senligi yapilmis iyi yetistirilmis ceviz agaclarinin sahipleri oduller almistir. Ayrica en iyi bahce dalinda da oduller dagitilmistir. 1998 yilinda derece alan 4 ceviz agaci meyvesinde yapilan incelemelerde bu cevizlerin, koy cesidi olarak tescili icin Tarim ve Koyisleri Bakanligi’nin koydugu esaslara uygun oldugu belirlenmistir. Ceviz projesi calismalari 2004 yilina dek surdurulmustur. 1999 yilinda yasli ve verimden dusmus bu yuzden de kesilmesi gereken agaclari ve kar devriklerini degerlendirme amacli bir ceviz isleme atolyesi kurulmus Istanbul’dan gelen ustalarin verdigi egitimle yoredeki gencler egitilerek ustalik kazanmislardir. 2003 yilinda ceviz projesiyle baglantili olarak yorede ekonomik kalkinmaya destek olmasi umuduyla bolgede yetisen yumrulu, rizomlu ve soganli bitkilerin yani geofitlerin uretilmesine yonelik bir diger proje yurutulmustur. |