>Algler, denizden tatli suya, col kumlarindan kaynar yer alti kaynaklarina, hatta kar ve buz altina kadar her ortamda bulunan, fotosentez yapabilen organizmalardir. Tek hucreli formlardan 60 metreye kadar buyuyen dev kalp yosununa kadar degisen sekillere sahiptirler. Algler, yaptiklari fotosentezle atmosferdeki oksijenin buyuk bir kismini uretirler. Kambriyen devrine ait kirmizi alg fosilleri. Bu organizmalar gunumuzdeki kirmizi alglerle aynidir. Okyanusta serbest halde yuzen algler Alman bilim adami profesor Hoimar Von Ditfurth ise sozde "ilkel" alglerin kompleks yapisi hakkinda su yorumu yapar: Bugune kadar bulunabilmis en eski fosiller, cekirdeksiz algler turunden mineraller icindeki fosillesmis cisimlerdir ve bunlarin uc milyar yildan daha uzun bir gecmisleri vardir. Ne kadar ilkel olurlarsa olsunlar, bunlar bile oldukca karmasik ve ustaca organize edilmis yasam bicimlerini temsil etmektedirler. Alglerin hucre duvarlarini olusturmak icin kullandiklari yapilar incelendiginde de, onlarin hic de basit ve ilkel olmadiklari gorulmektedir. Dokularin uretimi icin kullanilan organik poliamin, karmasik bir kimyasal maddedir ve bircok canli tarafindan kullanilmaktadir. Algler, hucre duvarlarini insa ederken dogadaki en uzun organik poliamin zincirlerini kullanirlar. Bu canlilar fotosentez yapan karmasik klorofil pigmentlerinin yani sira, altin sarisi bir renk veren "ksantofil pigmenti"ne de sahiptirler. Baliklardaki D vitamininin en buyuk kaynagi olan bu tek hucreli canlilar belirli bir amac icin yaratilmis kompleks yapilara sahiptirler. Sonuc olarak, evrimciler ilk bitki hucresinin kokenini aciklayamadiklari gibi, bu bitki hucresinin nasil olup gunumuz alglerinden farksiz ve kompleks bir yapiya sahip ilk algleri olusturdugunu da aciklayamazlar. |
26 Nisan 2007 Perşembe
Alglerin Kokeni
Gönderen Admin zaman: 09:30
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
0 yorum:
Yorum Gönder