22 Nisan 2007 Pazar

Dunya’da 88 Buzuldan 79’unda Erime Var

>

Dunya’da 88 Buzuldan 79’unda Erime Var


Afrika’da Kilimanjaro dagindan tutun, Asya’da Tiyen-San daglarina, Peru’daki And daglarina, Alaska’dan Turkiye buzullarina, Alplere ve Himalayalar’a kadar hemen hemen butun daglardaki buzullarda buyuk ve hizli erime ve kuculme, bilim dunyasinda dehsetle izleniyor.

Ekvator’da, mesela Afrika’nin merkezinde, o kavurucu sicak kusakta, tepesi karli bir dag olabilir miydi? Londra Kraliyet Cografya Dernegi’nin bilgin uyeleri, bunu duyduklarinda "Olamaz," diye bagirdilardi.. tabii eskiden.. O zamanlar yil 1848’lerden onceydi!



Kilimanjaro Dagi uzerindeki karlari 1848 yilinda ilk goren Avrupali, Isvicreli misyoner ve arastirmaci Johannes Rebmann oldu. Ne var ki, gordukleriyle ilgili haberler Londra’ya ulastiginda dernegin kimi uyeleri Rebmann’in anlattiklarina burun kivirdi. Hatta bunlardan biri Rebmann’in gozlerinde ciddi bir sorun olabilecegine dikkat cekti.

Gunumuzde Kilimanjaro bir kaz daha tartismalarin odak noktasi durumuna geldi. "kilimanjaro’nun Karlari", ama bu defa ne Kraliyet Akademisi’nde ne de o unlu filmde!

Afrikakusaginda buz gibi dagin buzlugu yokolma egilimine girdi! Dagin buzla ortulu tepesi ve eteklerinden suzulen buzullar hizla yok oluyor.. Iklimdeki degisimlere karsi harekete gecen eylemcilerin bircogu Kilimanjaro’ya kuresel isinmanin carpici bir simgesi, eriyen buzullarin ve buz katmanlarinin ciplak bir ornegi gozuyle bakiyor.

79 buzulda kuculme



Buzullarda dunya capinda bir erime oldugu yonunde cok guclu kanitlar var. Isvicre’deki Dunya Buzul Gozlem Merkezi 2002 ile 2003 yillari arasinda incelenen 88 buzuldan yalnizca dordunde bir buyumeye tanik olundugunu, en azindan 79 tanesinin ise kuculmekte oldugunu belirtiyor. Ancak asil onemlisi neden oyle oldugu. Kuresel isinma tum bu olanlari aciklamaya yetmiyor. Dunya uzerindeki dag buzullarinin bircogu 19 yuzyilda, insan kaynakli unsurlarin iklim uzerindeki etkileri henuz ortaya cikmadan once erimeye basladi.

Kilimanjaro olayina gelince de, iklim degisimine kuskuyla yaklasanlarin bir bolumu, tepesindeki karlarin erimesinin kuresel isinmayla bir ilintisi olmadigini one surecek denli ileriye gidiyorlar.

Kilimanjaro’nun dorugundan alinan ornekler buradaki buzlarin en az 11,000 yil oncesine uzandigini ortaya koyuyor. Buz katmaninin yaklasik 1880 yilina, yani Rebmann’in gormesinden cok sonrasina dek gelistigi saniliyor. 1912 yilinda yapilan ilk arastirmadan bu yana buzun %80’inin eridigine ve geri kalaninin da 20 yildan kisa bir sure icinde yok olabilecegine dikkat cekiliyor.

Tartismalar

Tum bunlar kuresel isinmanin ciplak bir sonucuymus gibi gorunse de, 2004’te yayimlanan bir arastirmada Innsbruck Universitesi’nden Georg Kaser, buzun dagda herhangi bir isinma soz konusu olmadigi halde eridigini belirtiyor.

Afrika’nin bu bolgesi yagislardaki ani degisimler ve buna bagli olarak Viktorya Golu’ndeki su duzeylerinin alcalmasiyla dikkat cekiyor. Soz konusu bolgede 1880’ler olaganustu yagisli olmasina karsin, daha sonraki onyillarin oldukca kurak gectigine parmak basiliyor.

Bazilarina gore, Kilimanjaro daginda yasananlar salt kar yagisina bagli bir olaydan ibaret. Fakat, erimenin neden gunumuzde de surmekte oldugu konusuna kesin bir aciklama getirmiyor.

Buzlardaki erime yalnizca kar yagisinin azalmasina bagli olsaydi, yeniden yagislarin arttigi 1960 yilindan sonra surecin tersine donmesi gerekirdi. Oysa, Kilimanjaro buzlarindaki erime yine de surdu. Yaklasik 4000 yil once yasanan 300 yillik bir kuraklik doneminde bile buzulliar erimemisti.. Kilimanjaro’daki kosullarla kuresel isinma arasinda siki bir bag olduguna dikkat cekiliyor.

Afrika buzullari

Pierrehumbert, tropikal bolgelerde buzullarin giderek cekildigine isaret ederken, 1900 yilindan bu yana Kenya Dagi’ndaki 18 buzuldan yedisi yok oldu. Rwenzori daglarindaki buzun buyuk bir bolumu eridi. 1990’larda tarihe karisan Yeni Gine’deki Meren buzulu ise son donemlerde yok olan cok sayida buzuldan yalnizca biri.



Tropikal buzullardaki bu erimenin cogunlukla son donemlerde meydana geldigi ve daha once esine rastlanmamis bir olay oldugu goruluyor.

Soz gelimi, And siradaglarinin Peru’daki en yuksek tepesi olan Quelccaya dagini ele alalim. Thompson tarafindan 1976 yilinda alinan buzul ornekleri 1500 yildir buzula her yil yeni bir katmanin eklendigini gostermekteydi. Thompson 1991 yilinda kayitlari guncellemek uzere bu bolgeye gittiginde bu surecin sona erdigine ve tepedeki buzun 20 metresinin eridigine tanik oldu.

Peru: dortte biri yok

Altta, Quelccaya’nin en buyuk buzulu Qori Kalis’te de 1963 yilindan bu yana bir kuculme meydana geldi ve buzulun beste biri yok oldu. 2004 yilinda Thompson buzun altinda donup kalmis ve en az 50,000 yil oncesine uzanan bitki kalintilari elde etti.

Son 30 yilda Peru And’larini orten buzun dortte biri yok oldu. Bolivya’dan Ekvador’a uzanan bolge uzerindeki oteki buzullarda da buna benzer carpici degisimler yasandi. Venezuela da 1975’ten bu yana alti buzuldan dordunu yitirdi. Thompson kar yagisinda erimeye neden olabilecek bir azalmaya, ya da gunes isiginda bir artisa rastlamadi. Ancak hava sicakliklarinda yaklasik yarim derecelik bir artis saptandi.

Kilimanjaro gibi, baska bolgelerdeki buzlarin erimesi de insanlarin iklim uzerinde yarattiklari etkilerin bas gostermesinden cok daha oncesine uzaniyor.

Surekli kuculme

Gerek Himalaya, gerekse Alp daglarindaki buzlar Viktorya doneminden beri eriyor. 19. yuzyilin ortalarindan 20. yuzyilin ortalarina dek uzanan sure icinde Alp daglarindaki buz kutlesinin yari yariya kuculdugu belirtiliyor. Avrupa’nin en buyuk buz kitlesi olan Breidamerkurjokull gectigimiz yuzyilin buyuk bir bolumunde surekli kuculdu.

Patagonya’daki buzullar 1880’de erimeye basladi. A.B.D’deki Ulusal Buzul Parki’ndaki buzlar da, bu alanin parka donusturuldugu 1910 yilinda coktan erimeye baslamisti.

Utrecht Universitesi’nden Hans Oeresmans dunya uzerindeki 169 buzulla ilgili kayitlari inceledi. Gecen yil "Science" dergisinde yayimlanan raporda Oeresmans, kimilerinin gecmisi 1600 yilina uzanan bu buzullarin buyuk bir bolumunun 19. yuzyilin baslarinda doruga ulastigi ve o tarihten bu yana da hizla erimeye basladigina dikkat cekti.

Bu da, erimenin iklimde insan eliyle baslatilan bir degisimin gostergesi sayilamayacak denli erken bir doneme denk geldigini ortaya koyuyor.

Kucuk buzul cagi mi?

Asil sorumlunun kucuk capta bir buzul cagi olduguna inaniliyor. Iklimbilimciler 19. yuzyilda yasanan isinmanin, 14 ile 19. yuzyillar arasindaki doneme denk gelen ve tum dunyada sicakliklarin hafifce azaldigi, kucuk capta bir buzul caginin sonucu oldugu gorusunde birlesiyorlar.

Gelgelelim, kucuk buzul cagi acaba buzlardaki surekli erimeye de bir aciklama getiriyor mu? Buzulbilim uzmanlari buzullarin iklim degisimlerine gosterdikleri tepkilerin genellikle uzun bir zaman aldigi, kimi zaman onyillarca surebildigi gorusunde de birlesiyorlar.

Pierrehumbert "Kucuk capli buzul caginin sona ermesiyle birlikte yasanan iklim degisimlerinin endustriyel isinma doneminin baslangiciyla ayni doneme denk dustugu su goturmez bir gercek," diyor. Ancak geri tepmenin 20. yuzyilda sona ermesi gerekirken, bu etkiler gunumuzde de suruyor.

Ikiye katlandi

Oerlemans’in 169 buzul uzerinde yaptigi incelemeler buzlardaki erimenin son yillarda ivme kazandigini ortaya koyuyor. Patagonya’da erime hizinin ikiye katlandigi, Alpler’de yuzyilin ortalarinda inise gecen erime surecinin 1980’den beri bu acigi kapatacak bir hizla yeniden basladigi goruluyor.

Baska yerlerdeki kayitlar cok gerilere uzanmamakla birlikte, son zamanlarda yasanan degisimin yeni bir olgu olduguna neredeyse kesin gozuyle bakiliyor.

Cin’de 46,000 buzul uzerinde yapilan bir arastirma 1980’den bu yana buzullarin %7’lik bir yitime ugradigini gozler onune seriyor. Cin yakinlarindaki Tien San daglarinda buzullarla kapli alanin 1955 ile 2000 yillari arasinda %25 oraninda kuculdugu goruluyor.

Neredeyse tum dunyada yasanan bu degisikliklerin bilinen tek sorumlusu ancak kuresel isinma olabilir.

Kimi buzullarda bir buyume olsa da, buzulbilimciler buzlarin kuresel isinmaya bagli olarak giderek daha buyuk bir hizla eridikleri gorusunde birlesiyorlar.

Onemli mi?

Iyi de, daglardaki buzlarin yok olmasi bu denli onemli mi? Kisa erimde korkunc sellerin yasanabileceginden korkuluyor. Buzlarin erimesiyle bu dengesiz alanda buyuk gollerin olusabilecegine inaniliyor. Uzun erimde ise, bir susuzluk sorunuyla karsi karsiya kalinmasi bekleniyor. Buzullarin yok olmasiyla birlikte yaz mevsimlerinde irmaklardan akan sularin Cin’den Kaliforniya’ya dek dunyanin bircok bolgesini etkisi altinda birakabileceginden korkuluyor.

Patagonya ve Alaska’da eriyen buzlar simdiden deniz duzeylerinde artisa neden oluyor. Uluslararasi Iklim Degisimi Paneli’nin 2001 raporuna gore, daglardaki eriyen buzlarin 2100 yilina gelindiginde deniz duzeyinde 0,23 metrelik bir yukselmeye yol acmasi bekleniyor. Tum buzullarin erimesi sonucunda artisin yaklasik yarim metreye ulasacagina inaniliyor. Bu oldukca onemli bir artis olmakla birlikte, okyanuslardaki isinmanin deniz duzeylerinde yaratmasi beklenen artisin yaninda devede kulak kaliyor.

Gronland ve Antarktika

Asil devinimin Gronland ve Antarktika’daki dev buz kutlelerinde meydana geldigi goruluyor.

Buradaki buzullarin tumden erimesi sonucunda deniz duzeylerindeki yukselmenin 80 metreye ulasabilecegine ve bircok ulkenin sular altinda kalabilecegine inaniliyor.

Kisa bir sure onceye dek iklimbilimciler Gronland ve Antarktika’daki dev buzullarin erimesi icin binlerce yillik bir isinmaya gerek olduguna inaniyorlardi.

Simdilerde bircogu buzullarin birkac yuzyil icinde yok olabilecegini dusunuyor. Boyle bir durum soz konusu oldugunda, Kilimanjaro da kafamizi kurcalayan en son sey olacaktir.

Buzulun Yasami

Buzullarin buyuklugu kar yagisina ve erime, parcalanma, ya da kristallesmeye bagli erimenin hizina ve tepelerden asagiya ne hizla aktiklarina bagli olarak degisir.

Dunya uzerindeki 169 buzulun 1950 yilina oranla ortalama uzunlugu

Hava sicakligi donma noktasinin altindayken bile gunes isigi kar ve buzun erimesine neden olabilir. Bulut ortusundeki azalma ve kurak hava da erime surecini hizlandirabilir.

Birikme kusaginda kar katmanlari buzdan bir tepecik olusturur. Daha az kar yagisi daha az buzlanma ve gunes isiginin kayalar ve tozlar tarafindan daha az emilmesi anlamina gelir.

Soguk iklimlerde buzullar cok az buz yitimiyle denizlere akarlar

Antarktika cevresinde yuzen dev buz kitleleri buzullari engeller. Bunlar parcalandiginda buzullardaki akis hizinda carpici bir artis meydana gelir.

Buzullar eridiginde geride kalan dengesiz tortu yiginlarinda genellikle goller olusur. Bu tortularin cokmesi feci sellere yol acabilir.

Yaz aylarinda eriyen buzlarin sulari yuzeyde toplanir. Bu sular "moulins" adi verilen yariklardan sizarak buzulun tabanina akarlar ve akis hizinda bir artisa neden olurlar.

Sicak iklimlerde buzullar daha sicak havaya dogru ilerledikce erime de agir basmaya baslar.

0 yorum: